Hoşgeldin, Ziyaretçi |
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.
|
Forum İstatistikleri |
» Toplam Üyeler: 60
» Son Üye: Eren
» Toplam Konular: 2,852
» Toplam Yorumlar: 3,307
Detaylı İstatistikler
|
Son Yorumlar |
Ekrem İmamoğlu aslında ki...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: eniyisi
06-09-2022, 05:03 AM
» Yorumlar: 1
» Okunma: 478
|
Ahmet Aslan, Mehmet Akbaş...
Forum: İndir
Son Yorum: CanCana
10-04-2019, 09:03 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 358
|
Kutsal Evcimen & Tolga Sa...
Forum: Videolar
Son Yorum: CanCana
10-04-2019, 08:57 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 353
|
Bozkır’dan Yıldızlar Geçi...
Forum: İndir
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 11:12 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 419
|
Aleviler Kılıçdaroğlu'na ...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 11:08 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 435
|
Aslında Seçim Sonuçlarını...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 07:48 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 438
|
Kılıçdaroğlu doğru insanı...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 07:40 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 436
|
Ekrem İmamoğlu İstanbul s...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 07:36 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 435
|
Trabzon'a Pontus diyen ve...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-08-2019, 12:47 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 431
|
Yasin Keleş & Neşet Ertaş...
Forum: İndir
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:28 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 448
|
Kabe benim ben insanım - ...
Forum: Video Klip
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:21 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 485
|
Bolu Belediye Başkanı Tan...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:18 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 459
|
Karadenizli Gençlerin Her...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:16 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 457
|
Recep Tayyip Erdoğan'ın t...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:13 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 460
|
Ekrem İmamoğlu'na şarkı
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:12 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 454
|
Ben anlatıyorum sende anl...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:10 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 374
|
Bir şey bulamıyorlar Ekre...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 06:59 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 395
|
Binali Yıldırım tekrar ed...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 06:57 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 372
|
Erdal Erzincan'dan Ekrem ...
Forum: Video Klip
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 09:57 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 412
|
Gazeteci Ali Tarakçı: Cum...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 09:56 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 666
|
Star yazarı: Başı ağrıdığ...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 09:55 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 430
|
Dersim Katliamı ile ilgil...
Forum: Alevilik Tarihi
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:25 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 430
|
AA’ya karşı: İmamoğlu açı...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:22 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 377
|
‘Alevilik başından sonuna...
Forum: Alevi Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:21 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 394
|
ABF İnanç Kurulu: Alevi İ...
Forum: Alevi Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:20 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 357
|
Sivas Katliamı’nın firari...
Forum: Alevi Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:20 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 388
|
Ege - Mustafa Kemal'in As...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:11 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 376
|
Aşık Veysel - Bana da Ban...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:10 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 463
|
Ali Sizer - Çira (2019) F...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:09 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 372
|
Fazıl Say & Plays Say - T...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:08 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 322
|
Çeşitli Sanatçılar - Yol ...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:00 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 353
|
#İZLE! Zer Filmi İndir
Forum: Alevi Sinema
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 12:44 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 351
|
23 Haziran'da İstanbul Bü...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
05-11-2019, 11:56 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 360
|
Vatandaşa cart curt yok
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
05-11-2019, 11:53 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 336
|
Bahçeli AHaber mi izliyor...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
05-11-2019, 11:50 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 368
|
Ozan Ali Cemdalı – Sivas’...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:54 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 362
|
Sevcan Orhan – İçimden Ge...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:53 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 312
|
Dodan – Oğul (2019) Singl...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:52 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 296
|
Muharrem Aslan – İklimsiz...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:51 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 265
|
Ali Rıza Yüksel – Şu Beni...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:51 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 249
|
|
|
Mazlum Çimen'den sitem: Madımak 25.yıl çalışmamız 2 Temmuz’dan beri 2000’e gelmedi |
Yazar: Pervane - 08-19-2018, 12:16 PM - Forum: Alevi Haber
- Yorum Yok
|
|
Nazan Öncel’e bir saygı albümü olarak hazırlanan ‘Ve Nazan Öncel Şarkıları’ çıktığı gün 50 bin satış rakamına ulaştı. Sanatçı Mazlum Çimen, kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Madımak 25 yıl özel çalışmamız 2 Temmuz’dan beri 2000’e gelmedi” dedi.
Mazlum Çimen, Sivas’ta babası Nesimi Çimen’le birlikte katledilenler anısına bir albüm hazırladı. Katliamın 25. Yılı için hazırladığı albümde 24 parçayı babasının cura ve bağlamasıyla seslendirdi. Albüme Ender Balkır, Erdal Güney, Hazal Kaçmaz, Erdal Erzincan, Nilüfer Akbal ve Murat Ak Gufrani de destek verdi.
Çimen, Twitter hesabından paylaştığı mesajda sitem etti: Nazan Öncel’e saygı albümü olarak hazırlanan ve Nazan Öncel Şarkıları adıyla çıkan albüm çıktığı gün 50 bin satışı aşmış. Güzel. Madımak 25. yıl özel çalışmamız 2 Temmuz’dan beri 2000’e gelmedi.
<blockquote class="twitter-tweet" data-lang="tr"><p lang="tr" dir="ltr">Nazan öncel e saygı albümü olarak hazırlanan ve Nazan öncel şarkıları adıyla çıkan albüm çıktığı gün 50 bin satışı aşmış. Güzel. Madımak 25 yıl özel çalışmamız 2 Temmuz’dan beri 2000 e gelmedi ))</p>— MazlumCimen (@MazlumCimen) <a href="https://twitter.com/MazlumCimen/status/1030728272194297857?ref_src=twsrc%5Etfw">18 Ağustos 2018</a></blockquote>
|
|
|
Zeynep olunmadan Hüseyin olunur mu? |
Yazar: Pervane - 08-19-2018, 12:10 PM - Forum: Alevi Yazılar
- Yorum Yok
|
|
HDP MYK Üyesi Çilem Küçükkeleş, Muharrem orucunun olduğu bu dönemde Kerbela’ya ve Fatma ana ile ilgisine değindi. Küçükkeleş, “Aleviler tıpkı Hüseyin gibi devletsiz, ahlaklı ve politik toplum olarak Kerbela’yı hayatlarına taşıdılar. Ağlayarak değil manaya kavuşturarak yaşattılar. Yezid’e benzemeden yolu hakkıyla yürüyebilmek, yolun kadınlarını doğru anlamaktan geçer” ifadelerini kullandı.
HDP MYK Üyesi Çilem Küçükkeleş Muharrem orucunda Kerbala’ya ilişkin Peyik’te bir yazı kaleme aldı. Küçükkeleş, son yıllarda Aleviliği ve bu inancı anlatıp tarif etmeye çalıştıklarını belirterek, “Bize sorulan Alevilik nedir sorusunu cevaplamakta da epey zorlandık. Zorlanmamızın nedeni çok açık ki inancımızın derinliğiydi. Öyle birkaç cümle ile insanlığın derin tecrübesini ifade etmek, onun gibi bir gerçeği cümlelere sığdırmak zordu, neticede sığdıramadıkta” dedi.
“KERBELA’DA MESELE SADECE YAS TUTMAK DEĞİL”
Aleviliğe ilişkin kurulacak en önemli kelimenin ‘Gerçek’ olduğunu söyleyen Küçükkeleş, Kerbela olayının da bir gerçek olduğunu belirtti.
Küçükkeleş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kerbela’yı doğru anlamak ve doğru yaşamak dünya üzerinde bir tek Alevi toplumu tarafından başarılabilmiştir. Takiyeden uzak, rant gerekçesi yapmadan, bireysel payını değil insanlığın payına düşeni alıp koruyabilmenin mücadelesini yürütmüştür Aleviler. Mesele sadece yas tutmak, lanet etmek değil Kerbela’nın manasını yaşama aktarmaktır.
Kerbela hayatımızın her aşamasındadır, yaşam biçimimizdir, ayakta tutan bel kemiğimizdir. O nedenle mana derken sistem gibi her kelimeye tek bir anlam yüklemeyiz. Beline sahip olmak da bizim için sadece ahlaki bir sahiplik değildir. Beline sahip olmak binlerce anlamı gibi aynı zamanda Kerbela’nın manasına da sahip olmaktır.
Hüseyin’in Küfe’ye doğru yola çıkışı bile toplumlara dayatılana karşı, üçüncü bir yolu çizebilmeyi anlatır. Dünya iki çizgi arasında sıkışırken üçüncü çizgiyi, yani kendi yolunu çizebilmektir Küfe’ye hareket. İktidara ve nimetlerine göz ucuyla bile bakmadan hakka yürümektir. Ve bu yürüyüş aslında Ortadoğu’nun o günden bugüne en büyük çıkış kapısıdır.
Bugün Ortadoğu, kendi yolunu çizememenin, başkalarının çizdiği yolda yürümenin çok ağır bedellerini ödüyor. İki yola tenezzül etmeyen Hüseyin’in yolundan yürüyenler ise tarihe her gün önemli notlar düşüyor. İşte biz Aleviler iktidarların yolunda yürümeyerek yaşattık Hüseyin’i, doğru anladığımız için Kerbela’yı, temiz kaldık.”
“KADINLARIN TAŞIDIĞI ERKEKLERİN ANLAYAMADIĞI ZEYNEP ANA”
Kerbela’nın tanığı Zeynep Ana’ya da yazısında yer veren Küçükkeleş, Yezid’e benzemeden yolu hakkıyla yürüyebilmenin yolun kadınlarını doğru anlamaktan geçtiğini ifade etti.
Küçükkeleş’in Zeynep Ana’ya ilişkin anlatımı ise şöyle:
“Kerbela’dan bugüne kadınların taşıdığı ama erkeklerin anlayamadığı bir de Zeynep ana vardır. Zeynep ana Kerbela’nın tanığıdır ve bugüne gerçeği taşıyan çok değerli bir duruşun sahibidir. Vazgeçseydi, canının peşine düşseydi, başına bir örtü geçirip minnet etseydi, biz bugün ne yaşıyorduk bilemeyiz ama biliyoruz ki bugün manaya eriyorsak, Zeynep ana doğru durduğu içindir. Ve biz Alevi kadınları açısından ne kadar büyük bir zulümden geçsen de yaşamı yeniden inşa etmekten vazgeçmemektir, pes etmemektir, umut etmektir Zeynep ana.
HER KATLİAM SONRASI YAŞAMI YENİDEN KURAN KADINLAR
Tesadüf değildir Alevilerin yaşadığı her kırım ve katliam sonrası yaşamı yeniden kadınlarının elinden inşa etmesi. Ve gene tesadüf değildir Zeynep ana gibi ahlakı iki bacak arasında değil vicdanda araması. Aleviler tıpkı Hüseyin gibi devletsiz, ahlaklı ve politik toplum olarak Kerbela’yı hayatlarına taşıdılar. Ağlayarak değil manaya kavuşturarak yaşattılar İmam Hüseyin’i. Yezid’e benzemeden yolu hakkıyla yürüyebilmek, yolun kadınlarını doğru anlamaktan geçer. Her biri Zeynep ana olmaktan vazgeçmeyen kadınlarla yan yana durabilmek, yerine mücadele etmeye kalkışmak değil Zeyneplerin gücüne inanmaktan geçer. Eğer bunu başaramazsak belimiz bükülür ve en büyük düsturumuz yerle bir olur. Bizi bugüne taşıyan ve tüm diğer inançlardan farklı kılan cinsiyetler üstü yaklaşımımızdır.
Toplumlar cins tartışmalarını son yüzyılda yaşarken biz binlerce yıldır cinsler üstü kurduğumuz felsefemizi bugüne de taşıyabilmeliyiz. Yoksa biz de çarkı pervazdan çıkıp sistemin çarkında yerle yeksan oluruz. Kerbela’nın yıldönümüne tekabül eden bugünlerde tüm Alevi erkeklerine soralım; Zeynep olunmadan Hüseyin olunur mu? Ana Fatma’yı görmeyenler aynaya baktıklarında “Ali göründü gözüme” diyebilirler mi?”
Çilem Küçükkeleş
|
|
|
SEP Genel Başkanı Gümüş: İktidar Alevilere karşı kinini gizleyemiyor |
Yazar: Pervane - 08-19-2018, 12:08 PM - Forum: Alevi Haber
- Yorum Yok
|
|
Sosyalist Emekçiler Partisi (SEP) Genel Başkanı Güneş Gümüş Alevilere yönelik baskı ve asimilasyon politikalarını değerlendirdi. Gümüş, “Alevi açılımları, yasal statüler söyleminde bulunsalar da Alevilere karşı kinlerini gizleyemiyorlar, bir şekilde oradan, buradan patlıyor” ifadelerini kullandı.
Alevilere yönelik baskı ve asimilasyon politikalarına ilişkin PİRHA’ya konuşan SEP Genel Başkanı Güneş Gümüş, “Siyasi iktidarın büyük düşmanlık odaklarından biri de Aleviler. Zaten siyasal İslam kökenli o ideolojik perspektifi belli ölçülerde korumaya çalışan bir iktidar var karşımızda. Dolaysıyla sapkın diye nitelendirilen ve bu nedenle de bir şekilde görünürlü olmak isteyen bir inanç karşısında saldırgan olması onlarca şey yaşandığı için bizi şaşırtmıyor” dedi.
“BİR YANDAN ALEVİ AÇILIMLARI YAPSALAR DA KİNLERİNİ GİZLEYEMİYORLAR”
“İslamcıda şöyle bir bakış açısı var: Eğer yaratmaya çalıştıkları inanç dünyasının dışında bir şey görünür olursa çekicilik kazanabilir, başka eğilimlere kapı açabilir, dolayısıyla başkasına demokrasi ve hoşgörü sağlama şansı yok. Siyasi islamcının programında, geleneklerinde bu yok” diye konuşan Gümüş, şunları kaydetti:
“Ama Alevi kimliği ile yaşamaya devam ederseniz cemevlerini kullanacaksa, cenazelerini oradan kaldıracaksa, cemlerini yapacaksa, din dersi almayacağım diyecekse, bastırılması gereken unsurlar olarak görüyorlar. Bu çerçevede gizleyemiyorlar. Bir yandan Alevi açılımları yapsalar da kinlerini gizleyemiyorlar. Ve bir şekilde oradan, buradan patlıyor.
Türkiye’de kendi güçlerine güvendiklerinde artık böyle toplumsal meşruiyet kazanmak için çeşitli mutabakatlara ihtiyaç duymadıklarında bu çok daha net açığa çıkıyor. Burada Alevilerin hem kimliklerine sahip çıkması dolaysıyla böyle bir baskı karşısında biz varız, bu toprakların gerçeğiyiz. Bir yere de gitmeyeceğiz. Biz bu topraklarda olmaya devam edeceğiz söylemesi lazım. Hem de aslında bunun bir toplumsal bir söyleme dönüşmesi lazım. Bu sadece Alevilerin de değil, bu her türlü farklı olanın ezilmesidir. AKP dışında düşünen, yaşayan, kimseye alan tanınmaması, demek.
Buna imkan vermemek için hep birlikte bu söylemin yani, her türlü farklılığı ezmeye çalışan yok etmeye çalışanlara karşı, farklı kimliklerin birarada ortak bir mücadele yürütebilmesi ve AKP’yi geriletmek için onun yaratmaya çalıştığı baskıcı otoriter rejimi geriletmesi için mücadele edilmesi gerekiyor.”
“BU TOPRAKLARIN ASLİ UNSURLARIYIZ”
“Aleviler her zaman toplumsal mücadelenin doruk noktalarından, önemli bileşenlerinden biri oldu. Bundan sonrada böyle olacak” diyen Gümüş, “Zaten iktidar başka da bir çıkış sunmuyor, yol tanımıyor. Yani sinmeden mücadeleye devam etmek, kimliğinin yok sayılmasına karşı hayır buradayız, biz bu toprakların asli unsurlarıyız, hiç bir yere de girmiyoruz. Siz bizi kabul edeceksiniz ve siz bizi tanıyacaksınız ve biz bu topraklarda yüz yıllardır olduğu gibi bugün de kimliğimizle yaşamaya devam edeceğiz, diye sesimizi çıkarmak gerekiyor” şeklinde konuştu.
<iframe width="630" height="379" src="https://www.youtube.com/embed/cND_UqzSw54" frameborder="0" allow="autoplay; encrypted-media" allowfullscreen></iframe>
|
|
|
Aktivasyon sorunları ile ilgili |
Yazar: Pervane - 08-19-2018, 12:05 PM - Forum: Duyuru
- Yorumlar (3)
|
|
Siteye üyeliğinizde aktivasyon ile ilgili sorun yaşadıysanız ve hesabınızı aktif edemediyseniz, hesaplarınız en kısa sürede yönetim tarafından aktif edilecektir. Bilginize.
|
|
|
Hz.İmam Ali'nin Hayatı |
Yazar: Pervane - 08-18-2018, 03:26 PM - Forum: Alevilik Tarihi
- Yorum Yok
|
|
Dünyaya Gelişi, Lakabı ve Künyeleri
Hz.Ali Oniki İmâmın ilkidir, aynı zamanda Hz.Muhammed’in dâmâdı ve amcasının oğludur. Hz.Ali Hicret’ten 23 yıl önce (Milâdi 598) Recep ayının 13. gününde Mekke’de, Kâ’be-i Muazzama’nın içinde dünyaya gelmişlerdir ve Kâ’be’nin içinde doğan tek kişidir. Baba ve anne tarafından Hâşimi soyundan gelmiştir.
Hz.Peygamber, Hz.Ali’nin doğumunu duyunca amcası Hz.Ebû Tâlib’in evine geldi. Hz.Ali’yi kucağına aldı, dilini ağzına verip emzirdi. Adını sordu, Fâtıma; “Esed koymak istiyorum” deyince Hz.Muhammed; “Hayır” buyurdu. “Onun adı Ali’dir” dedi ve adını “Ali” koydular.
Künyeleri ise “Ebü’l Hasan” ve “Ebû Türâb”dır. Hz.Muhammed kendilerine, toprağın babası anlamına gelen “Ebû Türâb” künyesini vermişlerdi. Bu yüzden, bu künyeyi çok severlerdi.
İlk İman Eden Hz.Ali
Hz.Muhammed’e ilk vahiy geldikten sonra; erkeklerden İslâmlığını ilk izhâr eden Hz.Ali’dir ve ondan sonra kadınlardan da ilk olarak eşi Hz.Hatice’tül Kübrâ, İslâmiyet’i kabul etmişlerdir.
Hz.Ali, bütün ömrü boyunca Hz.Muhammed’in en yakınlarından ve yardımcılarından biri olmuş, bütün savaşlarda Hz.Peygamber’in yanında savaşmış, bu savaşlarda çok büyük yararlıklar ve kahramanlıklar göstermiş, canını Hz.Peygamber’in uğruna vermekten hiçbir zaman kaçınmamıştır.
Hicret Gecesi
Hz.Muhammed hicret edeceği o gece, Hz.Ali’yi çağırdı ve “Bu gece Rabbimin emriyle Mekke’den göç edeceğim ve Sevr mağarasında gizleneceğim; sende benim yatağıma yatacaksın, ne dersin?” buyurmuşlardı. Hz.Ali bu haberi canına minnet bilmiş, şükür secdesine kapanarak kabul etmiştir.
Bu olay münâsebetiyle, Kur’ân-ı Kerîm’in Bakara Sûresi’nin:
“İnsanlardan öylesi de vardır ki Allah rızâsına nâil olmak için canını satar ve Allah, kullarını pek esirgeyendir.” meâlindeki 207. âyet-i kerîmesi nâzil olmuştur.
Hz.Muhammed ile Kardeş Olmaları
Hz.Peygamber, Medine-i Münevvere’ye Hicret’lerinden sonra; “Ansar (Yardım edenler)” denilen Medineli Müslümanlarla, “Muhacirun (Göçmenler)” diye anılan ve Mekke’den göç eden Müslümanları, birbirleriyle daha da kaynaştırmak için kardeş ettiler. Kardeşlik töreni bitince, tek kalan yalnız Hz.Peygamber ile Hz.Ali idiler.
Hz.Ali:
“Yâ Resûlullah! Ashâbını birbirine kardeş ettin; beni ise yalnız bıraktın” dedi.
Hz.Resûl:
“Yâ Ali! Sen; Mûsâ’ya Hârun ne menziledeyse, bana o menziledesin. Ancak benden sonra Peygamber yok, sen dünyada da benim kardeşimsin, âhirette de” buyurmuşlardır.
Bedir Savaşında Hz.Ali
Medine’ye Hicret’in 2. yılında, Ramazan ayında vuku bulan ve Ebû Cehil ile diğer müşriklerin önde gelenlerinin ölümleriyle sonuçlanan Bedir savaşında, Hz.Ali 25 yaşlarında idi ve İslâmiyet’i koruyanların başındaydı.
Bu savaşta vadideki su kuyuları, daha önce gelen müşrikler tarafından zapt edilmişti. Ashâb da geceleyin susuzluk baş gösterince Hz.Peygamber; “Bize kim su getirir.” buyurdular. Hz.Ali, eline bir kırba alıp hayli uzakta olan su dolu kuyuya vardılar; suyla doldurup sahâbeye ulaştırdılar. Böylece Hz.Ali, Bedir savaşında Kevser sâkiliğinin bir örneğini göstermiş oldu.
Hz. Fatıma ile Evlenmesi
Hicret’in 2. yılının son ayı olan Zilhicce’de Hz.Muhammed, sevgili tek kızı Hz.Fâtıma’tüz Zehrâ’yı, Hz.Ali’ye vererek onu kendisine dâmâd etmiştir.
Hz.Ali’nin, Hz.Fâtıma ile olan evliliklerinden; Hz.İmâm Hasan, Hz.İmâm Hüseyin ve doğmadan düşen, adı Hz.Peygamber tarafından konulan Muhsin ile Zeyneb ve Ümmü Gülsüm dünyaya gelmişlerdir.
Hz.Peygamber’in nesl-i pâk olan soyları “Ehl-i Beyt’i”, Hz.İmâm Hasan ve Hz.İmâm Hüseyin’den devam etmiştir.
Uhud Savaşında Hz.Ali
Uhud savaşında, müşriklerden sancağı her kim eline aldı ise o kişiler, Hz.Ali tarafından birer birer katledildiler.
Tarih kitaplarında ve Kur’ân âyetlerinde tafsilâtıyla bildirildiği gibi Uhud savaşında müşrikler bozguna uğrayınca; Hz.Peygamber’in bu savaşta, Abdullah bin Zübeyr’in kumandası altına verilen ve bir gediği korumaya memur edilip;
“Her hâlde, yerlerinden ayrılmamaları emredilen okçuların” bozgunu görünce, gânimet hırsına düşmeleri ve yerlerinden ayrılmaları yüzünden, çetin bir bozguna uğrayan İslâm ordusu, Halid bin Velid’in bu gedikten hücumuyla bozulup dağıldı. Abdullah şehit düştü. Hz.Peygamber’in yanlarında, Hz.Ali ile bir kaç kişi kaldı. Ancak Hz.Ali, Hz.Muhammed’e saldıranlarla savaşmadaydı; o gün on altı yara almışlardı. Sonra, ashâbın tekrar Hz.Peygamber’in yanında toplanmaları, Hz.Ali’nin sebâtı sayesinde olmuştur.
Bu savaşta Hz.Ali müşriklerle savaşırken ve Hz.Peygamber’i korurken elindeki kılıcı kırılmış, bunun üzerine Hz.Muhammed kendi kılıcı olan elindeki meşhur “Zülfekâr” adlı kılıcı vermişlerdir. O gün Hz.Muhammed, Hz.Ali için şu meşhur hadîsi buyurmuşlardır:
“Lâ fetâ illâ Ali, Lâ seyfe illâ Zülfikâr”
Anlamı: “Ali’den kahraman yiğit yoktur, Zülfikâr’dan üstün kılıç yoktur.”
Mekke’nin Fethinde Hz.Ali
Hicret’in 8. yılı, Ramazan ayında Mekke-i Mükerreme fethedildi. Hz.Muhammed, Ka’be-i Muazzama’nın çevresindeki putları kırdılar; içerisine girip oradaki putları da yerlerinden sökerek dışarıya attılar.
Yüksekteki putların kırılması için Hz.Muhammed, Hz.Ali’ye “Yâ Ali! Omuzlarıma bas çık, şunları indir, kır” diye buyurdular. Hz.Ali, Hz.Muhammed’in omuzlarına basıp putları indirdi. O vakitteki hallerini anlatırken;
“Bana öyle geldi ki, dileseydim göğe ulaşabilirdim” buyurmuşlardır.
|
|
|
|