Hoşgeldin, Ziyaretçi |
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.
|
Forum İstatistikleri |
» Toplam Üyeler: 60
» Son Üye: Eren
» Toplam Konular: 2,852
» Toplam Yorumlar: 3,307
Detaylı İstatistikler
|
Son Yorumlar |
Ekrem İmamoğlu aslında ki...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: eniyisi
06-09-2022, 05:03 AM
» Yorumlar: 1
» Okunma: 478
|
Ahmet Aslan, Mehmet Akbaş...
Forum: İndir
Son Yorum: CanCana
10-04-2019, 09:03 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 358
|
Kutsal Evcimen & Tolga Sa...
Forum: Videolar
Son Yorum: CanCana
10-04-2019, 08:57 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 353
|
Bozkır’dan Yıldızlar Geçi...
Forum: İndir
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 11:12 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 419
|
Aleviler Kılıçdaroğlu'na ...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 11:08 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 435
|
Aslında Seçim Sonuçlarını...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 07:48 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 438
|
Kılıçdaroğlu doğru insanı...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 07:40 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 436
|
Ekrem İmamoğlu İstanbul s...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: CanCana
06-23-2019, 07:36 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 435
|
Trabzon'a Pontus diyen ve...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-08-2019, 12:47 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 431
|
Yasin Keleş & Neşet Ertaş...
Forum: İndir
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:28 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 448
|
Kabe benim ben insanım - ...
Forum: Video Klip
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:21 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 485
|
Bolu Belediye Başkanı Tan...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:18 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 459
|
Karadenizli Gençlerin Her...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:16 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 457
|
Recep Tayyip Erdoğan'ın t...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:13 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 460
|
Ekrem İmamoğlu'na şarkı
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:12 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 454
|
Ben anlatıyorum sende anl...
Forum: Sosyal Medya
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 07:10 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 374
|
Bir şey bulamıyorlar Ekre...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 06:59 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 395
|
Binali Yıldırım tekrar ed...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: CanCana
06-07-2019, 06:57 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 372
|
Erdal Erzincan'dan Ekrem ...
Forum: Video Klip
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 09:57 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 412
|
Gazeteci Ali Tarakçı: Cum...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 09:56 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 666
|
Star yazarı: Başı ağrıdığ...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 09:55 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 430
|
Dersim Katliamı ile ilgil...
Forum: Alevilik Tarihi
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:25 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 430
|
AA’ya karşı: İmamoğlu açı...
Forum: Manşet Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:22 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 377
|
‘Alevilik başından sonuna...
Forum: Alevi Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:21 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 394
|
ABF İnanç Kurulu: Alevi İ...
Forum: Alevi Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:20 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 357
|
Sivas Katliamı’nın firari...
Forum: Alevi Haber
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:20 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 388
|
Ege - Mustafa Kemal'in As...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:11 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 376
|
Aşık Veysel - Bana da Ban...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:10 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 463
|
Ali Sizer - Çira (2019) F...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:09 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 372
|
Fazıl Say & Plays Say - T...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:08 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 322
|
Çeşitli Sanatçılar - Yol ...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 01:00 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 353
|
#İZLE! Zer Filmi İndir
Forum: Alevi Sinema
Son Yorum: Pervane
05-12-2019, 12:44 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 351
|
23 Haziran'da İstanbul Bü...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
05-11-2019, 11:56 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 360
|
Vatandaşa cart curt yok
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
05-11-2019, 11:53 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 336
|
Bahçeli AHaber mi izliyor...
Forum: Beyin Fırtınası
Son Yorum: CanCana
05-11-2019, 11:50 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 368
|
Ozan Ali Cemdalı – Sivas’...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:54 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 362
|
Sevcan Orhan – İçimden Ge...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:53 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 312
|
Dodan – Oğul (2019) Singl...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:52 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 296
|
Muharrem Aslan – İklimsiz...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:51 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 265
|
Ali Rıza Yüksel – Şu Beni...
Forum: İndir
Son Yorum: Pervane
05-10-2019, 10:51 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 249
|
|
|
Star yazarı: Başı ağrıdığında soluğu Külliye’de alan sanatçılar nerede? |
Yazar: Pervane - 05-12-2019, 09:55 PM - Forum: Manşet Haber
- Yorum Yok
|
|
"Yine Erdoğan’ın iftarında selfie yarışına girmeye devam mı edecekler?"
Star yazarı Ersoy Dede, Ekrem İmamoğlu'na destek vermek için "Her şey çok güzel olacak" diyen sanatçılara karşı, AKP'ye yakınlığıyla bilinen sanatçıları açıklama yapmaya çağırdı. "Bir celebrity tayfası böyle pozisyon alırken karşılarında bir tek Tuğba Ekinci’nin olması" diyen Dede, "Nerede Ajda Pekkan? Nerede Sibel Can? Nerede Orhan Gencebay? Nerede Fuat Güner? Nerede Zerrin Özer? Yine Erdoğan’ın iftarında selfie yarışına girmeye devam mı edecekler?" ifadelerini kullandı.
Ersoy Dede'nin ‘REİS için ölürüm diyen Galatasaraylılar’ neden susuyor?" başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Ne yani Cem Yılmaz’ın AK Partili olduğunu mu zannediyordunuz? Sadece birileri “Erdoğan’dan yana” duruş ortaya koyduğunda, “sanatçı dediğin tarafsız olur arkadaş” deyip parmak sallayanların şimdi İmamoğlu için propaganda yapmaları tartışma konusu. Ama o kadar da olur. Nitekim beni bu “her şey çok güzel olacak” etiketiyle twit atanlar çok da fazla ilgilendirmiyor. Bir celebrity tayfası böyle pozisyon alırken karşılarında bir tek Tuğba Ekinci’nin olması. İyi de Yılmaz Erdoğan’ın muadili Tuğba Ekinci midir?Nerede Ajda Pekkan? Nerede Sibel Can? Nerede Orhan Gencebay? Nerede Fuat Güner? Nerede Zerrin Özer? Başı ağrıdığında soluğu Külliye’de alan sanatçılar nerede? Twit atsınlar demiyorum. Pek çoğunun belki twitter hesabı bile yoktur. Ama mesaj verebilecekleri diğer kanallar açık… Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener ahlaksızca linç ettiğinde Erdoğan’ın göğsünü siper ettiği bu sanatçılar nerede arkadaş?“Biz İmamoğlu lehine twit atmadık ama” deyip çıkacaklar mı işin içinden? Yine Erdoğan’ın iftarında selfie yarışına girmeye devam mı edecekler? "
|
|
|
Dersim Katliamı ile ilgili yeni belgeler ortaya çıktı: Dersim’de Nazi gazları |
Yazar: Pervane - 05-12-2019, 01:25 PM - Forum: Alevilik Tarihi
- Yorum Yok
|
|
Dersim Katliamı’nda kimyasal gaz kullanıldığı yeni çıkan belgelerle kanıtlandı. Dersim Gazetesi’nin yayınladığı ‘gizli’ ibareli Mustafa Kemal Atatürk imzalı belgelere göre Almanya’dan 20 ton zehirli gaz, Amerika’dan da bombardıman uçakları satın alındığı ortaya çıktı.
Dersim’de zehirli gazların kullanıldığını ilk olarak, Koçgiri ve Dersim’in önemli siyasi aktörlerinden biri olan M.Nuri Dersimi yazmıştı. Daha sonra Türk Dışişleri Bakanlığı da yapmış olan İhsan Sabri Çağlayangil, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na verdiği bir röportajda açıklamıştı. Fakat tüm bu bilgilere rağmen olayın gerçekliğini kanıtlayacak bir belge bulunamamıştı. Dersim Katliamı’nda zehirli gazların kullanıldığına dair ilk belgeyi 2014 yılında Dersim Araştırmaları Merkezi (DAM) kamuoyu ile paylaşmıştı.
19.02.1942 tarihli bu belgeye göre, eski başbakanlardan İbrahim Refik Saydam, dönemin Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak’a yazdığı telgrafta, Dersim’de kullanılan gazların toplu sivil ölümlere yol açtığını yazmıştı. Aynı zamanda hekim de olan Saydam, bu zehirli gazlar için “düşmana karşı bile kullanılmasına karşıyım” diyerek tepki göstermiş. Yazar Nesimi Aday ise geçtiğimiz yıl PİRHA’ya “Dünya kan akan Munzur’un sesini duymadı” başlığıyla verdiği demecinde, Dersim Katliamı’nda kullanılan zehirli gazların İngiltere’den mi, Almanya’dan mı alındığına dikkat çekip “Türkiye, Dersim Soykırımı’nda kullandığı gazları Almanya’dan almış olabilir mi? Naziler bu zehirli gazları Türkiye aracılığıyla mı test ettiler?” diye sormuştu.
Araştırmacılar Hüsnü Gürbey ve Mahsuni Gül’ün Dersim Gazetesi’nde yayımladığı belgeler ise zehirli gazların 1937 yılında Almanya’dan alındığını kanıtlıyor. İlk belge Dördüncü Umumi Müfettişliğine ait. Müfettişlik Tayyare Alay Kumandanı”ndan yangın, Milli Müdafaa Vekalet’inden de yakıcı ve boğucu gaz bombaları istiyor. Dördüncü Umumi Müfettişi General Alpdoğan, resmi yazışmaların dışına çıkacak şekilde oldukça samimi ve duygusal bir telgrafı Başvekalete (Başbakana) çekiyor ve şunları yazıyor:
“C: 27/3/937 gün ve 263 sayılı yüksek buyruklarına:
1-Tayyare Bölüğü bu gün Elaziz’e(Elâzığ’a) geldi. Çanakkale’den tertibine emir buyrulmuş olan jandarmaların Balıkesir’den bindikleri trenin dün hareket ettiği haberi de alındı. Her sıkıntılı zamanlarda vazifelerimizi kolaylaştırıcı ve bizleri kuvvetlendirici yüksek eli, yardımı yetiştirmekle minnetimizi artıran Hükümetimizin kudretli başı siz büyüğümüzü arzı şükrana müsaraat ederim.
2-Tayyare Alay Kumandanından yangın ve Milli Müdafaa’dan yakıcı ve boğucu gaz bombaları istedim.”
Bu talep üzerine Milli Müdafaa Vekilliği (Milli Savunma Bakanlığı) Hükümet ve Maliye Bakanlığı nezdinden harekete geçer ve aşağıdaki gizli kararname çıkartılır.
Kararname
Hava Silahlanma Programının tahakkukunu temin maksadile muhtelif cins Tayyare bombaları için muhtelif evsaftaki -Chloracetophenon, İperit ve saire gibi- gazlardan yirmi tonunun ve bunları bombalara koymağa mahsus Komple otomatik doldurma tesisatının Berlin Büyük Elçiliğimiz emrinde Vekalet Gaz Mütahassısı ile Ateşemiliter veya hava ateşemiz tarafından yapılacak inceleme üzerine verilecek kararla tayin edilecek. Almanya’daki firmalarından, tahmini tutarları olan 150.000 lirayı geçmemek üzere Almanya ile aramızda mevcut Kliring Mukavelesi hükmüne göre Kliring Volile tediye edilmek şartı ile ve mahremiyet ve hususiyetine binaen 2490 sayılı Artırma, Eksiltme ve İhale Kanunu’nun 46’ıncı maddesinin (K) fıkrası mucibince gizli pazarlıkla satın alınmasına izin verilmesi; Milli Müdafaa Vekilliğinin 26/ 7/ 1937 tarih ve 871 sayılı tezkeresi ile yapılan teklif ve Maliye Vekilliğinin 5/ 8/ 1937 tarih ve 3930 sayılı mutalaanamesi üzerine İcra Vekilleri Heyetince 7/ 8/ 1937 de onanmıştır.
7/ 8/ 1937
ATATÜRK İMZALI BELGELERDE ZEHİRLİ GAZ NAZİ ALMANYA’SINDAN
Reisicumhur Kemal Atatürk, Nazi Almanya’sından 20 ton Chloracetophenon ve İperit vs. gazları ve bu gazları bombalara koymaya yarayacak otomatik tesisatları almak için Maliye Bakanlığı’na 26/7/1937 tarihinde 871 sayılı tezkere ile başvurur. Maliye Bakanlığı, o zamanlar ticari ilişkilerin oldukça iyi olduğu Almanya’dan, 150 bin Türk lirasını geçmemek ve takas (klering) usulü ile ve eksiltme ve artırma yoluyla bu gazın alınmasına 5/8/937 tarihinde onay verir.
Ayrıca Milli Müdafaa Vekilliği hükümetçe bir karar alınması için 27/7/1937 tarihinde Başbakanlığa’ da başvurur. 7/8/1937 tarihinde Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’in başkanlığından toplanan hükümet Nazi Almanya’sından 20 ton Chloracetophenon ve İperit vs. gazları ve bu gazları bombalara koymaya yarayacak otomatik tesisatları almayı hükme bağlar. Maliye Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı’nın istediği 150 bin Türk lirasının kullanmasını serbest bırakır.
Tabii bu gazı kullanacak uçaklara da ihtiyaç duyulacaktı. İlk uçaklar Marten cinsi olup ABD’den 1937 yılında 200 bin dolara satın alınacaktır. Bu konuda Milli Savunma Vekilliği, Hava Müsteşarlığı 2’ci Şube Müdürlüğü 20/10/1937 tarihinde Başvekalete yazdığı yazıda:
“Amerika’dan satın alınan Marten Bombardıman Tayyareleri son partisi müsteana diğerleri yurdumuza gelmiştir. Bu tayyarelerle yakında uçuşlara başlanacaktır. Bu Tayyareler için lazım olan bir yıllık malzeme cetvelleri tanzim edilmiştir. Bu listeler tutarı 200 bin Amerikan dolarıdır. Bu miktar paradan 90 bin dolarının [1]937 takvim yılında, mütebaki 110 bin dolarının da [1]938 takvim yılında serbest döviz olarak sarf edilmesi ve bu malzemenin Vaşington Büyük Elçiliği tarafından alınması hususunda gereken Vekiller Heyeti kararının alınmasına müsaade ve yüksek buyruklarınızı arz ederim.
M.M. V./Kazım Özalp”
Belgede kaç uçağın satın alındığı belirtilmiyor. 12 Mayıs 1938 tarihli Reisicumhur Atatürk’ün ve Vekiller Heyeti’nin imzasını taşıyan kararnamede, Heinkel bombardıman uçakları için muhtelif cins ve ebatta ve bedeli 300.000 Lirayı geçmemek üzere, İstanbul Zeytinburnu’nda kâin Nuri Killioğlu demir eşya fabrikasından pazarlıkla satın alınması için onay veriliyor. 12 Mayıs 1938 tarihli, Reisicumhur Atatürk ve Vekiller Heyeti’nin (Hükümet üyelerinin) imzasını taşıyan kararnamede şunlar yazılı:
“Heinkel bombardıman tayyareleri için lüzum olan muhtelif cins ve ebatta Heinkel tayyare bombasının bedeli 300 bin lirayı geçmemek kaydıyla 2490 sayılı arttırma, eksiltme ve ihale kanununun 46’ıncı maddesinin K fıkrasına tevfikan İstanbul’da Zeytinburnu’nda kain Nuri Killioğlu demir eşya fabrikasından pazarlıkla satın alınması; Milli Müdafaa Vekilliğinin 20/4/938 tarih ve 151/470 sayılı teklifi ve Maliye Vekilliğinin 11/5/938 tarih ve 13163/251/2595 sayılı mütalanamesi üzerine İcra Vekilleri Heyetince 12/5/938 tarihinde onanmıştır.
12/5/1938
Reisicumhur/Atatürk ve Vekiller Heyeti”
OLAYLAR GERÇEKTEN BÖYLE Mİ GELİŞMİŞTİ? ATATÜRK’ÜN DERSİM HADİSESİNDEKİ ROLÜ NEYDİ?
İlk başta böyle bir sorunun sorulması bile abesle iştigaldir. Nedeni ise o sıralar ülke tek parti rejimi ile yönetiliyordu, partinin ve rejimin başında ise Atatürk bulunuyordu. Ülkenin hakim-i mutlakı olan Atatürk’ten izinsiz ülkede kuş bile uçmazdı. Dersim hadisesinde Atatürk sadece haberdar değildi, bu katliam için bizzat emir veren, planlar yapan kişiydi. Trabzon’daki müzede, Atatürk’ün üzerinde çalıştığı harekat planını rahatlıkla görülebilir. Atatürk harita üstünde birliklerin gideceği yerleri belirlemişti. Bunun öncesi de var. En net açıklaması 1 Kasım 1936 tarihinde TBMM açılışında yaptığı konuşmadır. Atatürk 1 Kasım 1936’da Meclisin açılışında yaptığı konuşmasında şunları diyecekti:
“Dâhili işlerimizden en mühim bir safha varsa o da Dersim meselesidir. Dahilde bulunan iş bu yarayı, bu korkunç çıbanı, ortadan temizleyip koparmak ve kökünden kesmek işi her ne pahasına olursa olsun yapılmalı ve bu hususta en acil kararların alınması için hükümete tam geniş salahiyetler verilmelidir.”
Arşivde bulunan 4 Mayıs 1937 tarihli bir ek (ek 4) belge aynen şöyle:
1937 YILINDA YAPILAN TUNCELİ TENKİL HAREKÂTINA DAİR BAKANLAR KURULU KARARI
Başvekâlet Kararlar Müdürlüğü/Sayı: 4 Mayıs 1937
Son günlerde Tunceli’de vukua gelen hadiselere dair raporlar 4.5.1937 tarihinde Atatürk’ün ve Mareşal’in huzurları ile tetkik ve mütalaa edilerek aşağıdaki sonuca varılmıştır:
1.Toplanan kuvvetlerle Nazimiye, (okunmadı), Aşağı (okunmadı), Sin, Karaoğlan hattına kadar, şedit ve müessir bir taarruz hareketi ile varılabilir.
2. Bu defa isyan etmiş olan mıntıkadaki halk toplanıp başka yere nakil olunacaktır. Ve bu toplanma ameliyesi de köylere baskın edilerek hem silah toplanacak, hem bu suretle elde edilenler nakledilecektir. Şimdilik (2000)kişinin nakli tertibatı hükümetçe ek alınmıştır.
Mülâhaza:
Sadece taarruz hareketiyle ilerlemekle iktifa ettikçe isyan ocakları daimi olarak yerinde bırakılmış olur. Bunun içindir ki, silah kullanmış olanları ve kullananları yerinde ve sonuna kadar zarar veremeyecek hale getirmek, köyleri kâmilen tahrip etmek ve aileleri uzaklaştırmak lüzumlu görülmüştür.
Not: Malatya’dan ve Ankara’dan gönderilen kuvvetlerin cepheye vasıl olmaları ve cephedeki kuvvetlerin ufak tefek talimleri ve istirahatleri ve bundan başka Diyarbakır’dan gelecek taburun tavzifi, bütün bunlar düşünülerek bir hafta sonra yani 12 Mayısta ileri harekete başlanabileceği anlaşılmaktadır.
Not: Paraya acımaksızın içlerinden çok adam kazanıp kullanmaya çalışmak lazımdır.
Atatürk’ün son başbakanı ve Dersim hadisesinin önemli mimarlarından Celal Bayar şunları anlatır:
“Şimdi, Mareşal Erkan-ı Harbiye Reisi (Genelkurmay Başkanı), ben başbakanım, Atatürk malum….Üçümüz Dersim’de yapılan büyük ordu manevralarındayız. Manevranın da sonuna gelmek üzereyiz. Üçümüz bir arada ‘ordunun emniyeti bakımından strateji ne olmalıdır?’ onu görüşüyoruz. Oradaki her şeyi biliyorlar. Hatta şahsen casusları bile biliyorlar. Dersim’in o halde kalırsa her zaman ordunun emniyeti bakımından tehlikeli olacağını görüyorlardı. O sırada biz konuşurken, Dersimlilerin jandarma karakollarımızdan üç-dört tanesini bastıkları haberi geldi. Atatürk’le göz göze geldik. Birbirimizi anlıyorduk. Atatürk benim yüzüme baktı ‘ne olacak?’ dedi. Anlıyorum, orada emniyet tesis edilecek. Ne olursa olsun bana hitap edecekler. Hükümet reisi benim. ‘Anlıyorum bana hitap edişinizin manasını’ dedim. Atatürk; ‘sorumluluğu üzerime alıyorum, vuracağız Dersim’i dedi ve vurduk” (Tercüman 17 Eylül 1986)
|
|
|
AA’ya karşı: İmamoğlu açıkladı, seçim günü ‘alternatif haber merkezi’ kurulacak |
Yazar: Pervane - 05-12-2019, 01:22 PM - Forum: Manşet Haber
- Yorum Yok
|
|
CHP’nin İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu 23 Haziran’da ‘alternatif haber merkezi’ kuracaklarını duyurdu. Bu, seçim günü tek kaynağın Anadolu Ajansı olmayacağı anlamına geliyor.
CHP’nin İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı Ekrem İmamoğlu, seçim gecesi için ‘alternatif haber merkezi kuracaklarını’ duyurdu.
İmamoğlu, 23 Haziran’da yenilenecek seçimler için kuracakları ‘alternatif haber merkezi’ni gazeteci Murat Yetkin’e anlattı.
“Seçim gecesi için alternatif bir haber merkezi kuruyoruz. Zaten mevcut olan bilgi merkezimizi genişletip aktif hale getiriyoruz. Vatandaşın tek haber kaynağı AA olmayacak. Her bir sandık açılıp sonucu belli olunca buradan şeffaf bir şeklide duyuracağız.
“31 bin 186 sandık var. Bunlardan sağlıklı sonuç alma sorunumuz olmadığını zaten 31 Mart seçimi gecesi gösterdik. Hem CHP, hem İYİ Parti teşkilatı gayet iyi çalıştı. Şimdi yeni gönüllülerimizle bu gayreti topluma çabuk ve sağlıklı bilgi vermeye de dönüştürüyoruz. Aramıza yeni katılan gönüllülerimizin bir işi de bu olacak.”
İmamoğlu’nun verdiği bilgilere göre sayıları kısa sürede 100 binlere çıkan ‘İstanbul gönüllüleri’nin 250-300 bine ulaşabileceği tahmin ediliyor.
AA SEÇİM GÜNÜ VERİLERİ SERVİS ETMEYİ KESMİŞTİ
AA, 31 Mart akşamı, CHP’li Ekrem İmamoğlu ile AKP’li Binali Yıldırım arasında fark giderek kapandığı sırada, ‘sahadan veri akışının durması’nı gerekçe göstererek abonelerine seçim verilerini servis etmeyi kesmişti.
Yaklaşık 13 saatlik kesintinin ardından ertesi gün yine sandık verileri kamuoyuyla paylaşılmıştı.
Öyle ki YSK de AKP ile MHP’nin itirazı üzerine seçimden 1 ay sonra, bir kısım sandık kurullarının ilçe seçim kurullarınca kanuna aykırı oluşturulması ve bunun da seçim sonucuna etkisinin olması nedeniyle İstanbul seçiminin iptaliyle yenilenmesine karar verdiğini açıklamıştı.
|
|
|
‘Alevilik başından sonuna kadar ikrarlı, sırlı öğretidir’ |
Yazar: Pervane - 05-12-2019, 01:21 PM - Forum: Alevi Haber
- Yorum Yok
|
|
<iframe width="630" height="379" src="https://www.youtube.com/embed/AeLLfLjrzoM" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen></iframe>
İzmir Alevi Kültür Derneği Yamanlar Cemevi’nde “Alevilikte yol ve erkan” başlığıyla düzenlenen panelde konuşan Mehmet Turan Dede, Alevilikte tek amacın insanı kamile ulaşmak olduğunu vurguladı.
İzmir Alevi Kültür Derneği Yamanlar Cemevi, “Alevilikte Yol ve Ekran” paneli düzenledi. Yamanlar Cemevi konferans salonunda gerçekleşen panele Mehmet Turan Dede ve sanatçı Gani Pekşen panelist olarak katıldı. Ayrıca panele, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV), Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) temsilcileri, ocakzade dede, pirleri yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı.
Açılış konuşmasını yapan İzmir Alevi Kültür Derneği Yamanlar Cemevi Başkanı Mehmet Bozkurt, Alevilerin hakka yürüme erkanlarının dışarıdan gelişen baskılarla özünden kopuk olarak yürütüldüğünü belirterek, “Bizim de üstesinden gelemediğimiz inançsal sorunlarımız vardı. Bunların başında hakka yürüme erkanı geliyordu. Bundan bir türlü sıyrılamadık. Saldırılar yaşadık. Ama tüm bunları bir kenara bırakıp özümüz ile buluşmalıyız” diye konuştu.
“TEK AMAÇ İNSANI KAMİLE ULAŞMAKTIR”
“Alevi felsefesi aşıkların sözünün içinde gizlidir” diyen Mehmet Turan Dede, Alevilikte tek amacın insanı kamil olmaya çalışmanın olduğunu vurguladı. Dede Turan, “Aşıkların sözü bizim için kelamın özüdür. Ne güzel çaldı, söyledi demeden ne söylediğini içselleştirebilir isek bu yolun gerçekleri ile çok daha yakından buluşuruz. Alevilik başından sonuna kadar ikrarlı, sırlı öğretidir. Hak ve hakikatin çözülmesi elbette kolay değildir ama çözülmeye çalışılması mümkündür. Himmet bekleyerek, şefaat isteyerek yada cennete gitmek gibi bir amaç vardır diye bekliyorsak yanılırız. Tek bir amaç vardır, o da insanı kamil olmak. İnsan kendinde olan sırları anlamaya çalışır. Anladıkça dolar, doldukça daha çok ihtiyaç duyar. Bu yolun temeldeki ibadeti öğrenmektir. Alevilikte tanrı hakkın, hak da evrenin kendisidir. İnsanda evrenin küçültülmüş maketidir. Yaşam içerisinde bütün varlıkların bir yerden yaratılmış olması adına bir anlayış yoktur. Bütün alemin varlığı içerisinde bir mevcut vardır ve o da evrenin tam kendisidir” diye konuştu.
“GÖZ VE KULAK ÖNÜNDEKİ DUVARLARI YIKIN”
“Sırrı hakikate geçmeden hala çoğumuzun ayağı şeriat kapısından çıkmış değil. Daha tarikat kapısına ayak basmış değiliz” diye konuşan Dede Turan, inançtaki gıdayı alabilmek için göz ve kulak önündeki duvarları yıkmaya gerek olduğunu hatırlatarak bununla yüzleşilmesi çağrısında bulundu. Dede Turan şöyle devam etti:
“Sırrı hakikat hak ile hak olmaktır. Gönülden gönüle yol var fakat o yolu kurabilmek önemli. O yola tarikat kapısından ulaşılıyor. Kötülüklerden arınmak, nefsine sahip olabilmek ve kendisini olgunlaştırabilmeye çalışmak dediğimiz insanı kamil olmanın ilk adımıdır. Hakkı, özü bulmak kolay mı? İnsanın kendinde olanı bulması çok kolay. Ama kendisinde var olanı bilmediği için, hakkı başka yerde aradığı için bulmak zor oluyor. Gıda alabilmek için gözün önündeki perdeyi, kulağın önündeki duvarı yıkmamız lazım. Bu duvar başkalarının bizim inancımızın önüne ördüğü duvardır. Aleviliği yamalı bohçaya benzetmek Aleviliği küçültür. Alevilik, diğerlerinin güzelliklerine güzellik vermiş olan deryanın adıdır.”
“ALEVİLERDE SECDE VAR MIDIR?”
Hak ve hakikate giden yolun kendini eğitmekten, nefsini ve düşünceni eğitmekten geçtiğinin altını çizen Dede Turan, inançtaki manevi hazzı alabilmek için önce maddi alemdeki şeylerden kurtulmanın gerekliliğine dikkat çekti. Cem ibadetlerinde secde etmenin geliştiğini ifade eden Dede Turan, “Pek çok cem ibadetinde secde yapıyoruz. Peki bizde var mı? Bizde niyaz var. İnsanın bağışla demesi için hata yapması gerekir. Peki Alevilikte insanın hata yapma lüksü var mıdır? Eline sahip olacaksın koymadığını almayacaksın. Diline sahip olacaksın kötü söz, yalan söylemeyeceksin. Beline sahip olacaksın o senin bedenindir. Eşine sahip çıkacaksın o senin yaşam arkadaşındır. İşin ekmek teknendir. Aşına sahip çıkacaksın, har vurup harman savurmayacaksın” dedi.
“HAKKA YÜRÜME ERKANI CENAZE NAMAZI GİBİ YÜRÜTÜLÜYOR”
“Aleviler olarak hiçbir zaman cennete gitmek, cehennem azabında yanmamak için ibadet etmiyoruz. Çünkü bizde cennet cehennem yok. Çünkü ölmek yok” diye ifade eden Dede Turan, yapılmaya çalışan hakka yürüme erkanlarına karşı çıkılmaya çalışıldığının altını çizdi. Cemevlerinin Alevilerin toplumsal özüne, yaşam biçimine eğitim vermesi ve hakka yürüme erkanı yürütmesi gerektiğine dikkat çeken Dede Turan şunları vurguladı:
“Her şey bir vardan var oldu ve olmaya devam edecek. Zaman içinde bulunduğu ortama göre şekil değiştirir. Biz buna kalıp değiştirme diyoruz. Cemlerimizi bağışlama, affettirme ortamlarına dönüştürdüğümüz sürece o cemler gelene hiçbir şey vermez. Orada insanlara bir şeyler aktararak, gönlünü bilgi ile doyurarak, hoş ederek o meydanın muhabbetini yürütmektir. Ölmek yok olmak anlamına gelir. Hiçbir şey durduğu yerde yok olmaz. Biçimler alır ve yoldaki anlamı devre eylemektir. Bu tekrar dönüşümdür. 4 ana unsur vardır; toprak, hava, ateş ve su. Yani bunların don değiştirmiş haliyiz hepimiz. İleride hakka yürüdüğümüzde de o 4 ana unsura dağılacağız. Biz yeni adet getirmiyoruz. Biz de var olanın ortaya çıkmasına delil olmak istiyoruz. Hakka yürüme erkanı hala cenaze namazı olarak yerine getiriliyor. Bu yola uygun erkanımızın ve düsturumuzun olduğunu unutmuşuz. Şimdi ise yapılan hakka yürüme erkanlarına ‘böyle olmaz, cenaze namazı neden kılınmıyor’ diye karşı çıkılıyor. Biz kendimiz olmak zorundayız.”
“HAKKA YÜRÜME ERKANLARINI YOLA GÖRE UYGULAYALIM”
“Hakka yürüme erkanları yaparken, baskın inancın etkisi ile kendi inancımızı unuttuk ve çoğu yerde hakka yürüyen canlarımızı başka ibadethanelere götürdük” diyen Dede Turan, bu inancın günümüze gelene kadar zor süreçlerden geçtiğini söyledi. Hakka yürüme erkanlarının Aleviliğin yol ve gereklerini göre yürütülmesi çağrısında bulunan Dede Turan, “‘Cemevleri ibadethanemizdir’ diyoruz. Burada bütün güzellikleri paylaşıyoruz. İbadet yeri olarak kendimizi cemevlerine sıkıştırmayalım. Köylerimizde büyük evlerde, damlarda ışık sızmasın diye camlara minderlerin sıkıştırıldığı, korkulduğu cemlerden bahsediyoruz. Köşe başlarına, yol başlarına damlara gözcülerin dikildiği, genel asayişin sağlandığı cemlerden bahsediyoruz. Alevice hizmet, muhabbet eyledik. Hakka yürüme erkanları yaparken, baskın inancın etkisi ile kendi inancımızı unuttuk ve çoğu yerde hakka yürüyen canlarımızı başka ibadethanelere götürdük. Bir hareketlenmeden sonra artık canlarımızın hakka yürüme erkanlarını yolun gereğine göre uygulayalım. Arındırmayı zaten ölmeden önce dediğimiz ibadetlerimizde yapıyoruz. Yolumuza sahip çıkma ikrarı veriyorduk. Özümüzü dara çekip görgüden geçiyorduk. Görgüden önce yaptığımız bu hizmete ölmeden evveli ölme derdik” diye konuştu.
Dede Turan sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Baskın inançların bizim üzerimizdeki hegomanyasını atamadıkça öz olamayacağız. Haktan, hakikatten yana olan Aleviliğin onlar için zarar teşkil ettiğini biliyorlar. Alevilik insandan, emekten, mazlumdan ve halkların kardeşliğinden yana. Bunu görenler Aleviliği kendi içerisinde başka yere götürmeye çalışıyorlar. Ya siz Sünnileştirin, ya da biz Şiileştirelim söylemi var. Bu karşı karşıya kaldığımız büyük bir tehlike. Bunlara karşı ilimden gidilmeyen yolun karanlıktır.”
Panel sanatçı Gani Pekşen’in hak nefesleri okumasının ardından soru-cevap ile son buldu.
|
|
|
ABF İnanç Kurulu: Alevi İmam Lisesi lağvedilsin |
Yazar: Pervane - 05-12-2019, 01:20 PM - Forum: Alevi Haber
- Yorum Yok
|
|
Alevi Bektaşi Federasyonu inanç kurulu yaptığı toplantıda, İstanbul Halkalı’da yapılan ve hizmete açılan Alevi İmam Hatip okulunun müfredatının lağvedilerek bilimsel eğitim veren bir programla faaliyet göstermesi ve milli eğitim bakanlığına devredilmesini talep edildi.
Alevi Bektaşi Federasyonu İnanç Kurulu toplantısını Mersin’de gerçekleştirdi. Yapılan toplantıya inanç kurulu üyeleri ve AKD Genel Başkanı Doğan Demir, HBVAKV Genel Başkanı Ercan Geçmez katıldı. Toplantıda, dedeleri ve anaları yetiştirip tayin eden okulların olmadığı bunu ocakların yaptığı belirtildi.
“İstanbul Halkalı’da sistemin siyasi ve ekonomik nimetlerinden yararlanan bir Alevi iş adamı tarafından yaptırılan ve hizmete açılan ‘Alevi İmam Hatip Okulu’ olarak bilinen Alevi inanç önderi (dedeleri-anaları) yetiştirmeyi amaçlamaktadır” denilen açıklamada, Alevilerin inanç önderlerinin ocaklardan yetiştirildiği hatırlatılarak tepki gösterildi.
“OKULDA GÖREV YAPACAK ALEVİ DEDELERİN VEBALİ AĞIR OLACAK”
Bu çalışmayla Alevilerin asimile edilmesinin hedeflendiği kaydedilen açıklamada şunlar kaydedildi;
“Alevi dedeleri talipler tarafından belirlenen dedelerdir. Kimse Alevi dedelerinin çocuklarını asimile ederek mollalaştıramaz. Bu okulun müfredatını uygulamada görev alacak Alevi dedelerin (seyyitlerinin) vebali ağır olacak ve Alevi kamuoyunda asla itibarları olmayacaktır.
Bizim tek müfredatımız ulu ozanlarımızın nefesleri, yol ulularımızın, pirlerimizin bin yılların süzgecinden geçirip, gönül tandırlarında pişirip günümüze ulaştırdıkları söylem ve gülbenklerdir. Alevilerin olmazsa olmaz ilkesi ve ülkemizin çimentosu olan laikliktir. Okulların hedefi laik, bilimsel ve çağdaş bir eğitim vermektir. Zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersine karşı olan Alevilerin bu okulu ve bu okuldan yetişecekleri sahiplenmeleri asla kabul görmez.”
Aleviler bu okulun müfredatının lağvedilerek bilimsel eğitim veren bir programla faaliyet göstermesi ve milli eğitim bakanlığına devredilmesi talebinde buldu.
|
|
|
|