Konuyu Oyla:
  • Toplam: 0 Oy - Ortalama: 0
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Hüseyin Gazi Türbesi
#1
13-5-xvzYQTQ.jpg

Türklerin Anadolu’yu  yurt edinmelerinin ardından  örgütlenme ve eğitim ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Devlet’in  medreseler aracılığıyla yürüttüğü eğitim  tamamen Arap- Fars kültürüne dayanmaktayken Horasan’dan Anadolu’ya gelen Erenler adıyla adlandırılan aydın kesim Türk dilinde  eğitim görmek amacıyla Anadolu’nun ve özellikle Türkmen kesiminin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde kutsal addedilen önemli şahsiyetlerin yatırları üzerinde ve adlarıyla uyumlu şekilde birer tekke yapılmıştır. Bu tekkeler Selçuklu sultanları ve Osmanlı padişahlarınca da desteklenmiştir.

İşte bunlardan bir tanesi de Hüseyin Gazi tekkesidir. Bu tekke hem okul işlevi görmüş hem de insanların sosyal ihtiyaçlarını karşılamıştır. Ülkemizde bu tür Türkçe eğitim veren kurumlar Bektaşi Tekkesi diye adlandırılmıştır. Türk kültürünün öncülerinden Hacı  Bektaş Veli adıyla kurumlaşan bu tür tekkelerden günümüze ulaşan bir takım tekkeler vardır. Bunların başında Eskişehir Seyit Gazi ilçesinde bulunan ve Hüseyin Gazi’nin oğlu Battal Gazi adına kurulmuş tekkelerde olduğu gibi.

13. Yüz yılda bir Bektaşi Tekkesi niteliğinde kurulan Hüseyin Gazi Tekkesi Anadolu’nun birkaç yerinde aynı adla kurulmuştur. Hüseyin Gazi Tekkesi Çorum Alaca, Kütahya Körs Köyü, Divriği ilçesi’nde de makam olarak kurulmuştur.

Ankara Hüseyin Gazi tekkesi diğer Bektaşi tekkeleri gibi birkaç kez kapatılmış olup, bir süre sonra yeniden açılmıştır. 1378 yılında tamir gördüğü kayıtlarda ve bu gün Hüseyin Gazi türbesinin girişinde yazılan bir kitabeden anlaşılmaktadır.

Tekkelerin genel kapatılmasının ilki 1526 tarihidir ki, Kalender Çelebi isyanı nedeniyle Kanuni Sultan Süleyman tarafından kapatılmış olup, yine Kanuni tarafında 1551 yılında yeniden açılmıştır. İkinci kapanış  ise Yeniçeri Ocağının kapatılmasıyla birlikte 1826 tarihidir. Bu olay  Sultan 2. Mahmut tarafından yapılmıştır. Yeniçeriliğin Bektaşiliğe bağlı iddiası  ile tüm Bektaşi tekkeleri kapatılmış, ancak Sultan Abdulaziz tarafından 1868 tarihinde yeniden açılmıştır. Osmanlı kaynakları  Abdulaziz’in  bir de pişman name yayımlayarak yeniden açtırması hatta Bektaşi tarikatına girmesi çoğu kaynak tarafından teyit edilmiştir.

Kapatılması anında tüm mallarına el konulan tekkelerin 60 yaşın altındakilerin binaları dahi yıktırılmıştır. 1868 de açılan tekkeler eski gücüne kavuşamadan 1925 yılına kadar varlığını sürdürmüştür.

1925 yılında 677 sayılı yasayla tüm tekkeler top yekun kapatılmıştır.

Tekkelerin kapatılması yeni Türkiye Cumhuriyetinde halkın eğitim birliğinin sağlanmasını hedeflemiştir ki bu kararı Alevi-Bektaşiler hoşgörü ile karşılamışlardır.Ve Mustafa Kemal Atatürk’ün bu konudaki kararını saygı ile karşılamışlardır.

Tekkelerin kapatılması halkın geleneksel yapısını ortadan kaldırmamış, aksine bu inancı inatla sürdürmüşlerdir.

Bu anlamda kapatılan Ankara Hüseyin Gazi tekkesi malları Ankara Etnografya müzesine taşınmıştır. Tekkenin kapatılmasının ardından fırsatçılar, çapulcular bundan yararlanarak Hüseyin Gazi’de bulunan tekke  binaları yağmalanmış, türbenin üzerinde bulunan kurşun kubbe sökülerek götürülmüştür. 1940 lı-50 li yıllara gelindiğinde bu alanda külliyeye ait eşyaların kalmadığı ve bütün binaların yıkıldığı görülmüştür.

Halkın anlatımından edinilen bilgilere göre ki, ben Gülağ Öz o dönem inşatını yapan usta

ve işçilerle yaptığım görüşmelerde aynı olayı anlatmışlardır. Kalaba semtinde oturan zengin bir Ankaralı hacca gideceği sırada rüyasında Hüseyin Gazi’yi görür. Hüseyin Gazi bu rüyada Hacca gitme türbemi yap der. Ve bu olay üç gece sürer. Vatandaş rüyanın etkisiyle türbeye çıkar ve buranın rüyada görüldüğü biçiminde yıkık ve harabe olarak görür. Gerçekten de hacca gitmekten vazgeçerek türbenin yıkık bölümlerine zor koşullarda yapmayı başarır. Zor diyorum çünkü oraya kum, çimento vb malzemelerin çıkartılması oldukça güçtür. Eşek ve katırlarla malzeme taşıyarak bir ay içerisinde türbe binasının yeniden tamirini tamamlarlar. Sekiz köşeli olan türbenin kubbesinin orijinali Selçuklu mimari tarzında iken, bu kez cami kubbesi biçiminde tamamlanır.

İnsanlar 1925 yılından beri sürekli olarak bu alana kurban ve adaklar çıkartılarak geleneksel kültürlerini yaşarlar.

1997 yılına kadar rast gele yapılan hizmetler, büyük bir çevre kirliliği ve bakımsızlık yaratır. 1989 yılında zamanın Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, buranın  tarihsel kültür yapısının bilincinde bir aydın olarak bu alanda bir çalışma başlatır. Ve 2 dönümlük alanı taş duvarla kapatarak kötü görüntünün az da olsa önüne geçer. Bu ara küçük bir aşevi ile kadın ve erkek olmak üzere ikişer tuvalet yaptırır. Ancak Zeybek’ten sonra burası yeniden sahipsiz kalır ve Karapürçek Köyü’nden Hacı Ali adlı bir vatandaş burasının kullanılmasını ve bekçiliğini üstlenir. Ancak bunca kalabalık ziyaretçiye karşın tek başına başarılı olamaz ve onca ziyaretçiye sorunlar yaşar.

Yozgat ilinin merkez köylerinden Cemal Mutluer Dede burada kestiği bir kurbana Kültür Bakanlığı şube müdürlerinde Gülağ Öz ile Avukat Ali Yıldırım’ı da davet eder. Buranın bakımsızlığından ve rastgele yaşayan insanların ve başıbozukluktan rahatsızlık duyarlar. Ve buranın bir dernekle düzene sokulmasına karar verirler. Ve çeşitli kişi ve kurumlarla yapılan görüşmelerde sonuç alamazlar. Ancak Ankara’da bulunan aydınlarla bir dernek kurmaya karar verirler. Yörede çiftliği bulunan işadamı Yusuf KOÇ’un da yardımıyla oluşturulan dernek kısa sürede faaliyete geçerek buranın yapılanmasında önemli adımlar atarak, halkın yararlanabileceği tüm hizmetlerin buraya getirilmesini sağlarlar.

Hüseyin Gazi Kulliyesini Yaptırma Yaşatma ve Tanıtma Derneğ adıyla faaliyet gösteren derneğin kısa adı Hüseyin Gazi Derneğidir.Kurucuları ve derneğin amacı şöyledir.

Derneğin Amacı :

Hüseyin Gazi derneğinin amacı Anadolu toplumunun tarihsel değerleri büyük bir şahsiyeti ve bir Anadolu Ereni olan Seyit Hüseyin Gazi’nin maddi ve manevi yaşamını, insanlığa kattığı kültürel değerleri araştırıp ortaya çıkartmak,yaymak ve varolan külliyesini yaptırıp yaşatmaktır. Ayrıca başta Hacı Bektaş Veli olmak üzere diğer Anadolu Erenlerinin  Anadolu kültürüne katkılarını araştırmak, belgelemek, tanıtmak ve sahip çıkmaktır

Amacı Gerçekleştirmek İçin Dernekçe Sürdürülecek Çalışma Konuları ve Biçimleri İle Faaliyet Alanı

Dernekçe Sürdürülecek Çalışma Konuları ve Biçimleri

Derneğin Yapacağı İşler:

Dernek amacını gerçekleştirmek içinaşağıda sayılan işleri yapar ;

a) Seyit Hüseyin Gazinin türbesinin bakım ve onarımını yapmak,çevre düzenlemesini ve külliyesini aslına uygun restore edilmesini sağlamak

b) Hüseyin Gazi’nin düşünce ve kültürünü geniş toplumsal kesimlere ulaştırmak amacıyla kültür merkezleri açmak, salonlar yapmak, kurmak, konferanslar, paneller sempozyumlar düzenlemek, yarışmalar açmak, araştırma inceleme faaliyetlerinde bulunmak,

c) Hüseyin Gazi adına her yıl anma törenleri ve festivaller düzenlemek,         

e)Hüseyin Gazi türbesine halkın kolayca ulaşmasını sağlamak için gereken çalışmalarda bulunmak,külliyenin bulunduğu  alanın bayındır hale getirilmesi için girişimlerde bulunmak,

g) Amacı doğrultusundaki diğer derneklerle işbirliği yapmak,

h) Hüseyin Gazi Külliyesi ve dernek merkezine gerek görülmesi halinde lokal açmak,

ı) Kamu yararına dernek statüsü çalışmalarında bulunmak.

1-Faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesi için araştırmalar yapmak, 

2-Kurs, seminer, konferans ve panel gibi eğitim çalışmaları düzenlemek,

3-Amacın gerçekleştirilmesi için gerekli olan her türlü bilgi, belge, doküman ve yayınları temin etmek, dokümantasyon merkezi oluşturmak, çalışmalarını duyurmak için amaçları doğrultusunda gazete, dergi, kitap gibi yayınlar ile üyelerine dağıtmak üzere çalışma ve bilgilendirme bültenleri çıkarmak,

4-Amacın gerçekleştirilmesi için  sağlıklı bir çalışma ortamını sağlamak, her türlü teknik araç ve gereci, demirbaş ve kırtasiye malzemelerini temin etmek,

5-Gerekli izinler alınmak şartıyla yardım toplama faaliyetlerinde bulunmak ve yurt içinden ve yurt dışından bağış kabul etmek,

6-Tüzük amaçlarının gerçekleştirilmesi için ihtiyaç duyduğu gelirleri temin etmek amacıyla iktisadi, ticari ve sanayi işletmeler  kurmak ve işletmek,

7-Üyelerinin yararlanmaları ve boş zamanlarını değerlendirebilmeleri için lokal açmak, sosyal ve kültürel tesisler kurmak ve bunları tefriş etmek,

8-Üyeleri arasında beşeri münasebetlerin geliştirilmesi ve devam ettirilmesi için  yemekli toplantılar, konser, balo, tiyatro, sergi, spor, gezi ve eğlenceli etkinlikler vb. düzenlemek veya üyelerinin bu tür etkinliklerden yararlanmalarını sağlamak,

9-Dernek faaliyetleri için ihtiyaç duyulan taşınır, taşınmaz mal satın almak, satmak, kiralamak, kiraya vermek ve taşınmazlar üzerinde ayni hak tesis etmek,

10-Amacın gerçekleştirilmesi için gerek görülmesi durumunda vakıf kurmak, federasyon kurmak veya  kurulu bir federasyona katılmak,Delege göndermek ve bu konuda Yönetim Kurulunu Yetkili Kılmak. Gerekli izin alınarak derneklerin izinle kurabileceği tesisleri kurmak,

11-Uluslararası faaliyette bulunmak, yurt dışındaki dernek veya kuruluşlara üye olmak ve bu kuruluşlarla proje bazında  ortak  çalışmalar yapmak veya yardımlaşmak,

12-Derneğin amacını gerçekleştirmek üzere, benzer amaçlı derneklerden, işçi ve işveren sendikalarından ve meslekî kuruluşlardan maddî yardım almak ve adı geçen kurumlara maddî yardımda bulunmak,

13-Amacın gerçekleştirilmesi için gerek görülmesi halinde, 5072 sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun hükümleri saklı kalmak üzere, kamu kurum ve kuruluşları ile görev alanlarına giren konularda ortak projeler yürütmek,

14-Dernek üyelerinin yiyecek, giyecek gibi zaruri ihtiyaç maddelerini ve diğer mal ve hizmetlerle kısa vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sandık kurmak,

15-Gerekli görülen yerlerde şube ve temsilcilikler açmak,

16-Derneğin amacı ile ilgisi bulunan ve kanunlarla yasaklanmayan alanlarda, diğer derneklerle veya vakıf, sendika ve benzeri sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir amacı gerçekleştirmek için plâtformlar oluşturmak,

Dernek Kurucuları ve meslekleri :

Gülağ Öz                       : Araştırmacı-Yazar

Ali YILDIRIM                  : Avukat- Araştırmacı Yazar

Gülperi ÖZTÜRK              :  Sanatçı

İsmail ZENGİN                :  E.Kurmay Albay

Celal KILIÇ                    :  Operatör Dr. Beyin Cerrahı

Cemal MUTLUER             :  Emekli

Cuma KAMAN                  :  İşçi

Yaşar ELBİSTANLIOĞLU     : İş adamı

Yusuf KOÇ                      :  İş adamı
______
 Aşığın hikâyesini durmaksızın feryat eden bülbüle değil, sessiz sedasız can veren pervanelere sor..
Ara
Cevapla


Hızlı Menü:


Şu anda bu konuyu okuyanlar: 1 Ziyaretçi

Online Shopping App
Online Shopping - E-Commerce Platform
Online Shopping - E-Commerce Platform
Feinunze Schmuck Jewelery Online Shopping