3. Havalimanı işçilerine polis baskını: 400'e yakın işçi gözaltında

[Pervane]

3. Havalimanı inşaatında iş bırakan işçilere gece saatlerinde operasyon düzenlendi. 400'e yakın işçi ve sendika yöneticisi gözaltına alındı.

İş cinayetlerine, servis kazalarına ve insanlık dışı çalışma koşullarına isyan eden 3. Havalimanı işçilerinin dün başlattığı iş bırakma eylemi gece saatlerinde polis ve jandarma baskınıyla bastırılmak istendi. Baskında aralarında çok sayıda öncü işçi ve sendika yöneticisinin de olduğu 400'e yakın kişi gözaltına alındı.

İş cinayetleriyle gündeme gelen 3. havalimanında iki gün önce yaşanan ve 17 işçi yaralanmasıyla sonuçlanan servis kazası işçileri isyan ettirdi. Dün sabah erken saatlerde başlayan eylem kısa sürede yaygınlaşarak kitleselleşti. Eylemin kitleselleşmesi üzerine şirket yetkilileri bölgeye kolluk kuvvetlerini çağırdı. TOMA'larla şantiyeye giren jandarma ekipleri işçilere gaz bombalarıyla saldırdı. Eylemin saldırıya rağmen devam etmesi üzerine şirket yetkilileri işçilere görüşme çağrısı yaptı. Görüşmede şirkete 15 maddelik talep listesi iletildi. Taleplerin insani olduğunu söyleyen ve karşılanacağını ifade eden şirket yönetimi bunun protokole çevrilmesine itiraz etti. İşçi temsilcilerinin ısrarı üzerine "Ne yaparsanız yapın" diyen şirket yetkilileri görüşmeden çekildi.

GECE BASKININDA İŞÇİLER VE SENDİKACILAR GÖZALTINA ALINDI

Gece saatlerinde polis ve jandarma tarafından eylem yapan işçilere düzenlenen operasyonda 400'e yakın işçi ve sendika yöneticisinin gözaltına alındığı aktarıldı.

İnşaat-İş Sendikasının Twitter hesabından yapılan paylaşımlara göre jandarma ekipleri saat 03.00 sularında koğuşlara baskın düzenledi. Kapılar kırılarak düzenlenen baskında elinde isim listesi olan jandarma ve polisin özellikle öncü işçileri gözaltına aldığı belirtildi.

İnşaat-İş Sendikası
@insaatsendika
 Elinde isim listesi olan jandarmanın ve polisin, özellikle öncü işçileri gözaltına aldığı haberine ulaştık.Kapıları kırarak yapılan operasyonlar devam ediyor.#ÜçüncüHavalimanındaOperasyonVar

Öte yandan İnşaat-İş Genel Sekreteri Yunus Özgür ve Örgütlenme Sorumlusu Deniz Gider'in de gözaltına alındığı belirtildi. Sendika ayrıca Türkiye İşçi Partisi üyesi Yusuf Yılmaz'ın da gözaltına alındığını aktırdı.

Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut ise 400'e yakın işçinin gözaltına alındığını belirterek "Şu an karakoldayız. Direnişi gözaltılarla bastırdılar ancak mücadelemiz sona ermeyecek. Gözaltılar serbest bırakılsın. Bırakılmadıkları takdirde eylemlerimiz akşam devam edecek" dedi.

Gözaltına alınan işçiler, 3. Havalimanı şirketinin servis araçlarıyla karakollara götürüldü. 206 işçi Arnavutköy Jandarma Karakolu'nda tutulurken, geri kalan işçiler de İl Jandarma ve Eyüp İlçe Jandarma Karakolu'nda tutuluyor. İl Jandarma ve Eyüp İlçe Jandarma Karakolu'nda kaç işçinin tutulduğu ise bilinmiyor.

İşçilerle dayanışmak için şantiyeye gelen HDP milletvekilleri Züleyha Gülüm, Serpil Kemalbay, Erkan Baş, Ali Kenanoğlu, Zeynel Özen ile CHP milletvekili Ali Şeker ve DİSK'e bağlı Dev Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut açıklama yaptı.

HDP’Lİ GÜLÜM: PATRONLAR DEVLET ELİYLE KORUNUYOR
Şantiye önünde konuşan HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, iktidarın sermayeyi koruduğunu belirterek, “Bir kez daha patronlar devlet eliyle korundu. İşçiler gözaltına alınarak direniş kırılmaya çalışıldı. Şu anda işçilerin yaşam alanı işgal altında” dedi.

İşçilerin baskı ve tehditle çalışmaya zorlandığını belirten Gülüm, “Maaşlar ödenmiyorsa iş bırakmak ve sendikada örgütlenmek yasal bir haktır. Ama sendikacı arkadaşlarımızı gözaltına aldılar. Hukuksuzluk tüm ülkede olduğu gibi burada da devam ediyor. OHAL sürecinde kimin yanında olduğunu açık eden iktidar, bugün de kimin yanında olduğunu açık bir şekilde ifade etmiş oldu. Ekonomik krize giren iktidar ve işveren bunun bedelini işçiye ödetmeye çalışıyor. Yoksulun sırtından kendi zenginliklerine zenginlik katıyor. Kendi yandaşlarına peşkeş çeken iktidar işçilere gelince bütün haklarını yok sayıyor. Bugün bir kez daha bunu gördük. İşçilerin talepleri karşılanana kadar bu işin takipçisi olacağız” diye konuştu.

CHP’Lİ ŞEKER: İŞÇİLER İNSANCA YAŞAM KOŞULLARI İSTİYOR
CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker de yaptığı konuşmada, işçilerin insanca yaşamak istediğini belirterek “Baskı ve sıkıştırmayla günde 16 saat çalıştırılan işçiler bu koşullarda çalıştırılmak istemediklerini dile getirmişlerdi. İşçilerin koşullarının düzeltilmediğini, işçilerin direnişinden anlıyoruz. Binlerce polis, onlarca TOMA'yla yığınak yaptılar. İşçiler böyle baskı ortamı değil insanca yaşam koşulları istiyorlar. 400’e yakın işçi gözaltına alındı. Her gün yüzlerce işçi geliyor ve geri çıkıyor. 'OHAL’i patronlar için ilan ettik' diyenler bu hali de patronlar için kullanmaya devam ediyorlar. Güvenlik önlemi alacağınıza işçilerin iş güvenliği önlemini alın. İşçiler bu bedeli hayatlarıyla ödemek istemiyorlar” diyerek, yetkilileri göreve davet etti.

KARABULUT: DİRENİŞİMİZ DEVAM EDECEK
Dev Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut ise şunları kaydetti:

“Saat gece 03.00’te 30’arlı biçimde gözaltılar yapıldı. Direnişin öncüsü olan arkadaşlarımız gözaltına alındı. Bizler gözaltındakilerin serbest bırakılmasını istiyoruz. Direnişimiz sonuna kadar devam edecek. Kaymakamla yapılan toplantı direnişi bitirmemiz yönündeydi. Ama biz işçilerin talepleri karşılanmadan işçilerin direnişi bitirmeyeceğini söyledik. Bugün zorla baskıyla çalıştırıyorlar arkadaşlarımızı ama iş barışı olmadan bu şantiyede insanca çalışma koşulu beklenemez. Bu süreci örgütleyeceğiz."

Açıklamanın ardından milletvekilleri işçilerin gözaltında bulunduğu Arnavutköy İlçe Jandarma’ya gitmek üzere alandan ayrıldı. Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) da tüm üye ve meslektaşlarını gözaltına alınan işçilerle dayanışmaya çağırdı.

İŞÇİLER NE İSTİYOR?

İşçilerin şirket yöneticilerine sunduğu 15 maddelik talep listesi şöyle:

- Eyleme katılan işçiler işten atılmayacak.

- Habersiz şekilde işten atılanlar işe iade edilecek

- Servis sorunu çözülecek

- Yatakhane, lavabo, banyo temizlikleri düzenli olarak yapılacak, tahtakurusu sorunu çözülecek

- Revir personelinin işçilerle ilgilenmesi, gerekli sağlık malzemelerinin temin edilmesi sağlanacak, işçilere dönük aşağılayıcı muamele engellenecek


 
- Maaşların tamamı hesaba yatırılacak, elden maaş ödemesi yapılmayacak

- Geçmişe dönük ödenmeyen ücretler ödenecek

- İşçi ve formenler aynı yemekhanede yemek yiyecek

- Sorunlara sebep olan İGA yetkilileri görevden alınsın

- Talepler basın karşısında okunacak

- İş cinayetleri çözülecek

- 6 aydır maaşları yatırılmayan işçilerin ödemelerinin yapılması

- Bayram ikramiyesi verilmesi

- Azerbaycanlı işçilerin bulunduğu ekibin başı Selim Öztürk’ün yarattığı mağduriyet dolayısıyla işten atılması

- İşçi kıyafetlerinin verilmesi

EYLEMİN İLK GÜNÜNDE NELER YAŞANDI?

Sabahın ilk saatlerinde başlayan iş bırakma eylemi kısa sürede yaygınlaşarak kitleselleşti. Eylemin kitleselleşmesi üzerine şirket yetkilileri bölgeye kolluk kuvvetlerini çağırdı. Jandarma ekipleri, TOMA'larla alana girdi ve işçilere gaz bombalarıyla saldırdı. İşçiler saldırıya eylemi sonlandırmayınca şirket yetkilileri işçilere görüşme çağrısı yaptı.

İGA Havalimanı İşletmesi de işçilerin eylemine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada İGA yönetimi ve ilgili resmi makamların işçilerle diyalog halinde olduklarını belirtildi ve “Saat 14.30 itibarıyla İstanbul Yeni Havalimanı işletmecisi İGA'nın İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu işçi temsilcileriyle bir araya gelecek ve gerekli çözüm yolları üzerine çalışılacaktır” denildi.

Şirketin açıklaması sonrası işçi temsilcileriyle şirket arasında görüşme gerçekleştirildi. Görüşmeye Eyüp ve Arnavutköy Kaymakamları da katıldı. Görüşme öncesi işçi temsilcileriyle görüşen kaymakamlar taleplerin kabul edileceğini söyleyerek eylemin sonlandırılmasını istedi.

Görüşmeye işçilerin seçtiği 13 temsilci katıldı. Taleplerin yer aldığı 15 maddelik liste şirket yönetimine iletildi. Şirket temsilcileri, önce taleplerin insani olduğunu ve karşılayacaklarını iddia etti. İşçi temsilcileri talepler için bir protokol imzalanmasını isteyince şirket yetkilileri bu protokole imza atmayacaklarını ifade etti. Devamında eylemlerin sürdürülmemesi yönünde baskı yapan şirket yöneticileri, "Bu süreçten siz zararlı çıkarsınız" diyerek işçileri tehdit de etti.

İnşaat-İş'ten görüşme sonrası yapılan yazılı açıklamada "Görüşme somut hiçbir öneri ve kabulün olmadığı bu tutumlarla sona erdi. İşçi heyeti ve sendika temsilcilerimiz sonuçları işçilerle görüşmek ve nasıl bir tutum alınacağını birlikte belirlemek üzere görüşmeden ayrıldılar" denildi.

Görüşmeye katılan Dev Yapı-İş Genel Başkanı da şirket tutumuna tepki göstererek taleplerin karşılanmamasından kaynaklı direnişin süreceğini ifade etti.

3. Havalimanında üyeleri bulunan DİSK’e bağlı Dev-Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut dışarı çıkarılırken DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun ise içeri girip işçilerle görüşmesine “valilik talimatı” gerekçe gösterilerek izin verilmedi.

Ayrıca eylemi görüntüleyen İnşaat-İş üyelerinin "Video çekimi yapanlar tek tek belirlenip cezalandırılacaktır” denilerek tehdit edildiği aktarıldı.

SİYASİ PARTİLERDEN DESTEK AÇIKLAMALARI
Emek Partisi İstanbul İl Örgütü, işçilerin haklı taleplerinin karşılanması çağrısında bulundu. Açıklamasında şunlar ifade edildi:

“3. Havalimanı ihalesini alan Cengiz, Limak, Kolin, Mapa, Kalyon Ortak Girişim Grubu, AKP’nin devlet ihaleleri ile yıllardır beslediği şirketlerden oluşuyor. Bu şirketler AKP’nin medyada ve diğer alanlarda en büyük destekçisi. İşte tam da bu nedenle havalimanı inşaatındaki onlarca işçi cinayeti ve binlerce hak gaspı karşısında hükümet sağır ve dilsiz.
 
İşçilerin talepleri, eylemi ve mücadelesi sonuna kadar haklıdır. İşçilerin talepleri karşılanmalı, güvenceli ve insanca çalışma koşullarının sağlandığı koşullar derhal sağlanmalıdır. Patronun isteği ile işçilere saldıran jandarma derhal geri çekilmelidir.

İşçi sınıfı ve emekçiler, ancak kendi aralarındaki ayrımları bir kenara bırakıp sermayeye, tekellere ve onların hükümetine karşı ortak bir mücadeleyi örgütlediği sürece haklarını kazanabilir. Emek Partisi, işçilerin taleplerinin ve mücadelesinin sonuna kadar yanındadır.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Emek Büroları Koordinatörü Veli Ağbaba da işçilere dönük biber gazlı saldırıyı sert sözlerle eleştirdi ve  “Zulmünüz artsın ki tez zeval bulasınız” dedi.

Ağbaba, “İş cinayetlerinin önüne geçilmesi için ortada çalışma yapan kurum yok. Karşımızda emekten, emekçiden değil, ranttan ve yandaştan yana bir hükümet var” ifadelerini kullandı.