08-18-2018, 03:04 PM
Suriye’deki iç savaş Alman basınında öne çıkan yorum konuları arasında. Alman Allgemeine Zeitung gazetesindeki, "Ülkenin Suriye ve Rusya'nın kontrolündeki bölgelerinde Alevilerin pozisyonunu güçlendirdi. Alevi egemenliği Sünnilerin çoğunluğunu oluşturduğu halkın barışa kavuşmasına mani oluyor" ifadeleri çok dikkat çekti.
Deutsche Welle Türkçe'nin aktardığına göre, Mainz'da yayımlanan Allgemeine Zeitung'da yayımlanan "Şiddet sarmalı" başlıklı yorumda Batının Suriye'deki savaşa seyirci kalması eleştiriliyor:
"Rusya'nın müdahalesiyle IŞİD'in yenileceğini ve aynı zamanda bölgenin barışa kavuşacağını umanlar, bunun hayal olarak kalacağını görmek durumunda. Bunda ABD'nin Ortadoğu'da düzeni sağlayan güç rolüne veda etmesi de rol oynuyor. Bu durum Rusya'nın savaş suçlusu Esad'ı kollamaya devam etmesine imkan sağladı. Ülkenin Suriye ve Rusya'nın kontrolündeki bölgelerinde Alevilerin pozisyonunu güçlendirdi. Alevi egemenliği Sünnilerin çoğunluğunu oluşturduğu halkın barışa kavuşmasına mani oluyor. Aynı zamanda da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Esad'ın kontrolü dışındaki Kürt bölgesine müdahale etmesine fırsat yaratıyor. Türkiye ile ABD arasındaki ittifakın sorgulanmasına yol açan bu tali savaş sürerken Esad'ın bombardıman uçakları İslamcı asilere zehirli gazla saldırıyor. Şiddetin merhametsiz mantığı karşısında Batı bir şey yapmadığı gibi, hiçbir şey de söylemiyor.”
Neue Osnabrücker Zeitung Suriye'deki çatışmaların yoğunlaşması karşısında Avrupa'daki mültecilerin ülkelerine dönme şansının azaldığını vurguluyor:
"Bu ortamda Suriyeli mültecilerin geri gönderilmesi düşünülemez bile. Suriye çok tehlikeli, barış ve güvenlikten söz edilemez. Gerçi IŞİD'li katiller geniş ölçüde Suriye'den sürüldü. Ancak savaşın sonuna yaklaşıldığını sanmak acelecilik olur. Realiteler bunun tam aksini gösteriyor. Esad rejiminin İdlib'de yeniden zehirli gaz kullandığına dair haberlerden durumun ne kadar karmaşık olduğu anlaşılıyor. Türkiye'nin kuzeydeki Kürtlere saldırması güvensizliği daha da artırıyor. Her askeri eylem, komşu ülkelere ve Avrupa'ya sığınanların artmasına yol açıyor.”
Deutsche Welle Türkçe'nin aktardığına göre, Mainz'da yayımlanan Allgemeine Zeitung'da yayımlanan "Şiddet sarmalı" başlıklı yorumda Batının Suriye'deki savaşa seyirci kalması eleştiriliyor:
"Rusya'nın müdahalesiyle IŞİD'in yenileceğini ve aynı zamanda bölgenin barışa kavuşacağını umanlar, bunun hayal olarak kalacağını görmek durumunda. Bunda ABD'nin Ortadoğu'da düzeni sağlayan güç rolüne veda etmesi de rol oynuyor. Bu durum Rusya'nın savaş suçlusu Esad'ı kollamaya devam etmesine imkan sağladı. Ülkenin Suriye ve Rusya'nın kontrolündeki bölgelerinde Alevilerin pozisyonunu güçlendirdi. Alevi egemenliği Sünnilerin çoğunluğunu oluşturduğu halkın barışa kavuşmasına mani oluyor. Aynı zamanda da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Esad'ın kontrolü dışındaki Kürt bölgesine müdahale etmesine fırsat yaratıyor. Türkiye ile ABD arasındaki ittifakın sorgulanmasına yol açan bu tali savaş sürerken Esad'ın bombardıman uçakları İslamcı asilere zehirli gazla saldırıyor. Şiddetin merhametsiz mantığı karşısında Batı bir şey yapmadığı gibi, hiçbir şey de söylemiyor.”
Neue Osnabrücker Zeitung Suriye'deki çatışmaların yoğunlaşması karşısında Avrupa'daki mültecilerin ülkelerine dönme şansının azaldığını vurguluyor:
"Bu ortamda Suriyeli mültecilerin geri gönderilmesi düşünülemez bile. Suriye çok tehlikeli, barış ve güvenlikten söz edilemez. Gerçi IŞİD'li katiller geniş ölçüde Suriye'den sürüldü. Ancak savaşın sonuna yaklaşıldığını sanmak acelecilik olur. Realiteler bunun tam aksini gösteriyor. Esad rejiminin İdlib'de yeniden zehirli gaz kullandığına dair haberlerden durumun ne kadar karmaşık olduğu anlaşılıyor. Türkiye'nin kuzeydeki Kürtlere saldırması güvensizliği daha da artırıyor. Her askeri eylem, komşu ülkelere ve Avrupa'ya sığınanların artmasına yol açıyor.”
______
Aşığın hikâyesini durmaksızın feryat eden bülbüle değil, sessiz sedasız can veren pervanelere sor..
Aşığın hikâyesini durmaksızın feryat eden bülbüle değil, sessiz sedasız can veren pervanelere sor..