09-09-2018, 06:10 PM
İçkinin resmen yasak olduğu devirlerde, zaptiyenin birisi bektaşiyi cübbesinin altında sakladığı içki şişesiyle birlikte yakalar ve sorguya çeker. Önce şişeyi göstererek sorar:
— Nedir bu? Bektaşi:
—Muhayyiru'l-Kulûb (Kalpleri = akılları sasırtan) cevabını verir.
Zaptiye bektaşinin sırtındaki cübbeyi göstererek tekrar sorar:
— Peki, bu nedir?
— Settâr-ül uyûb (ayıbları örten) der. Zaptiye bu kerre de parmağını gökyüzüne kaldırır, Allah'tan utanmıyor musun? anlamında tekrar sorar:
— Ya bu?
Babaerenlerin ona da cevabı hazırdır:
— Gaffarü'z-zünûb (Günahları affeden).
— Nedir bu? Bektaşi:
—Muhayyiru'l-Kulûb (Kalpleri = akılları sasırtan) cevabını verir.
Zaptiye bektaşinin sırtındaki cübbeyi göstererek tekrar sorar:
— Peki, bu nedir?
— Settâr-ül uyûb (ayıbları örten) der. Zaptiye bu kerre de parmağını gökyüzüne kaldırır, Allah'tan utanmıyor musun? anlamında tekrar sorar:
— Ya bu?
Babaerenlerin ona da cevabı hazırdır:
— Gaffarü'z-zünûb (Günahları affeden).
______
Aşığın hikâyesini durmaksızın feryat eden bülbüle değil, sessiz sedasız can veren pervanelere sor..
Aşığın hikâyesini durmaksızın feryat eden bülbüle değil, sessiz sedasız can veren pervanelere sor..